Metastatik prostat kanseri hastalarına uygulanabilen aşı,
hastaların ortalama yaşam süresini uzatıyor, sağ kalma oranını artırıyor. Şu an
sadece ABD'de uygulanabilen aşı yöntemi, genel sağlık durumu iyi, ağrısı
bulunmayan hastalara üçer ay arayla 3 doz yapılıyor. Bir kişi için uygulanan
aşı tedavisinin maliyeti, 90 bin doları buluyor. Aşı, Türkiye'de geri ödeme
kapsamında bulunmuyor. Sadece ABD'deki merkezde yaptırılması gerekiyor.
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji
Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Erman, prostat kanseri görülme sıklığının ülkeden
ülkeye değişiklik gösterdiğini söyledi. Hastalığın en sık ABD ve İskandinav
ülkelerinde görüldüğünü ifade eden Erman, "Bunda, hem yaşlı sayısının
yüksekliği hem de prostat kanserinin siyah ırkta daha çok görülüyor olması
etkili" diye konuştu.
Hastalığın Türkiye'de yaşlı oranının fazla olmadığından
henüz ilk sıralarda yer almadığını dile getiren Erman, hastalığın yavaş seyirli
olduğundan tanı koymakta sıkıntı yaşanabildiğini belirtti.
Erman, "Türkiye için büyük bir problem gibi değil ama
zaman içinde daha ciddi hale gelecek" diye konuştu. Prostat kanserinin
ABD'de erkeklerde görülen kanserler içinde ilk sırada yer aldığını ifade eden
Erman, bunun Türkiye'de 5-6'ıncı sırada yer aldığını söyledi.
Erman, erken tanı durumunda hastalığın cerrahi ile ortadan
kaldırılabildiğini, ameliyata uygun olmayan hastalara ise radyoterapi
uygulandığını anlattı. Tümörün, bir başka organa yayılması (metastaz) halinde
tüm vücudu kapsayan metotların uygulanması gerektiğinin altını çizen Erman,
şunları kaydetti: "Hastalık, metastatik bir hale geldiğinde sistemik
tedavilere başvurulmalı. Bunda da erkeklik hormonu testesteronun baskılanması
uygulanıyor. Bu, 1940'lardan bu yana biliniyor. Hormonlu terapiler uygulanıyor
ve 2000'li yıllardan itibaren metastatik prostatik kanserine kemoterapi de
veriliyor. 2000 yıllarda kullanılan bir ilaç vardı ama bu seçenekler
tükendiğinde ne yapacağımızı bilemiyorduk. Çünkü, hastalık uzun soluklu, tedavi
seçenekleri bitiyor. Geçmişte, mevcut tedaviler sadece hormonal tedavi ve
kemoterapi şeklindeydi. 2010 yılından itibaren önemli gelişmeler oldu.
Tedavilere ek olarak yeni hormonal terapiler uygulanmaya başlandı. İki farklı
ilaç üretildi. Bunlardan bir hormon terapi ve bir de kemoterapi ilacı
Türkiye'de kullanıma girdi. Her iki ilaçta geri ödeme kapsamında, ancak çok
pahalı. Kemikleri güçlendiren bir hormon terapi ilacının da ülkeye gelmek üzere
olduğunu biliyoruz."
Erman, kemoterapi, hormonal terapi dışında prostat kanserin
de artık "aşı" seçeneğinin de söz konusu olduğunu ifade ederek,
"Hastadan aldığımız hücreleri uyararak hastaya geri verdiğiniz bir
yaklaşım var. Bu, aslında onkoloji tarihinde bir ilktir. Çünkü, kanser
aşısıdır." diye konuştu.
Aşının, sadece prostat kanserine özgü olduğunun altını çizen
Erman, şöyle devam etti: "Aşı, spesifik prostat kanseri içindir. Çok
pahalı bir tedavi. Çünkü, 3 uygulama yapılıyor ve toplamda bir kişi için aşının
maliyeti 90 bin dolar tutuyor. Aşı, şu anda sadece ABD'de yapılıyor. Almanya'da
da başlaması için bir merkez oluşturulması için uğraşılıyor. Aşı, metastatik
prostat kanseri hastalarına yapılıyor. Ancak, aşı yapılabilmesi için hastada
ağrı şikayetinin bulunmaması, genel sağlık durumunun iyi ve hastalığın yavaş
seyirli olması şartı aranıyor. Hastanın kilo kaybetme sürecinde olmaması ve
idrara çıkmada güçlük çekmiyor olması isteniyor. Çünkü, aşının etki etmesi için
birkaç ay gerekiyor. Bu nedenle, tedaviden hızlı etki ihtiyacı olan hastalara
yapılamıyor."
Erman, aşının bir hasta için üçer ay arayla toplam 3 doz
uygulandığını belirterek, "Bir ilk olan kanser aşısı, gerçekten fayda
sağlıyor" dedi. Aşı ile hastanın ortalama yaşam süresinin anlamlı ölçüde
uzadığını vurgulayan Erman, yan etkisinin tıbben kabul edilebilir düzeyde
olduğunu, yaygın kullanılmamasına ilişkin tek sorunun maliyetinden
kaynaklandığını söyledi.
Aşının, sadece özel bir merkezde yapıldığını, aşının
getirtilerek ilgili hastanede yapılmasının söz konusu olmadığının da altını
çizen Erman, "Aşı, getirtilip uygulanamıyor, sadece özel merkezinde
uygulanıyor. Hastanın, orada tedavi olması gerekiyor. Merkez ABD'de, ancak
Almanya'ya açılması gündemde" diye konuştu.
0 yorum:
Yorum Gönder