9 Şubat 2010 Salı

BROKOLİNİN YERİNİ ALACAK TÜRK SEBZESİ


Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü, doğadan toplanarak ilaç ve yemek yapımında kullanılan İzmir’e özgü yabanıl şevketibostan bitkisini ıslah ederek, tohum üretimine başladı.

Enstitü Müdürü Ali Osman Sarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurumun amaçlarından birinin, yeni ürünler geliştirerek, bu ürünleri üreticinin, çiftçinin hizmetine sunmak ve tarımla ilgilenen kesimin gelir seviyesini artırmak, üretim masraflarını da azaltmak olduğunu belirtti. Sarı, TÜBİTAK Projesi kapsamında şevketibostan bitkisi üzerinde çalıştıklarını, doğadan toplanan şevketibostanın özelliklerini belirlediklerini, ıslah ettiklerini ve tohum üretimine başladıklarını bildirdi.

Şevketibostanın İzmir ve çevresinde sevilerek tüketildiğini, ayrıca ilaç yapımında da kullanıldığını anlatan Sarı, "Şevketibostan sadece Ege Bölgesi’nde biliniyor. Geniş çaplı tarımı ve tanıtımı yapıldığında, şevketibostanın da brokoli gibi halk arasında tutulacağını düşünüyorum. Brokoli nasıl birçok alanda tutuldu, şevketibostan da onun gibi bir bitki olacak. Şevketibostan bundan sonra kültür bitkisi olarak yetiştirilebilecek" diye konuştu.


MİLLİYET

KİM KORKAR VİRÜSTEN

Virüs kökenli birçok tehlikeli hastalığı tedavi edebilecek yeni bir molekül bulundu. Amerikan Los Angeles Üniversitesi’nden Mike Wolf başkanlığında araştırma yürüten ekibin bulduğu molekülün fareler üzerinde denendiği ve sonucun son derece umut verici olduğu kaydedildi.

Ebola, grip, sarı humma, hepatit-c, çiçek, AIDS ve Rift Vadisi Humması, Batı Nil virüsü gibi birçok hastalığın virüsleri üzerinde etkili olduğu belirtilen molekülün keşfi şimdiden antibiyotiğin keşfine benzetiliyor. Bu yeni moleküle LJ001 kod adı verildi. Procedings of National Academy Of Sciences (Ulusal Bilimler Akademisi Tutanaklar) adlı yayında tanıtılan yeni buluşun, birçok viral hastalığın tedavisinde kullanılacak bir ilaca dönüşme olasılığının yüksek olduğu vurgulandı.

Deneylerde, ebola virüsü zerk edilen farelerin yüzde 80’inin, Rift Vadisi Humması virüsü zerk edilen farelerin yüzde 100’ünün bu molekülle tedavi sonunda hayatta kaldığı kaydedildi. Ayrıca molekülün hiçbir yan etkisinin olmadığı saptandı. Bilim insanları, bakterilerin yol açtığı hastalıkları iyileştiren çok sayıda geniş spektrumlu antibiyotik bulunmasına karşın, piyasada mevcut anti-virüs moleküllerin hem çok ender hem de etki alanlarının çok dar kapsamlı olduğuna dikkat çekti.

MİLLİYET

BAĞIMSIZ RUH !f YAKLAŞIYOR...



İstanbul'da 11-21 Şubat, Ankara'da ise 25-28 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek !f İstanbul 9. AFM Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali heyecanlandıran bir programla sinemaseverlerin karşısına çıkmya hazırlanıyor.


Festivalin bu seneki bölümleri; 'Keş!f', 'Hit Filmler', 'Erkeklik Halleri', 'Sesli Yaşam', 'Fantastik Filmler', 'Sessiz ve İsyankar', 'Dünyanın Çivisi', 'Açılım', 'Gökkuşağı', '!f Kült', '!f Kısalar', 'Nöbetçi Sinema' ve 'Özel Gösterim' başlıkları olarak sıralanıyor.
Festivalde gösterilecek filmler arasında ''Yaman Tilki/Fantastic Mr Fox'', ''Precious'', ''Hizmetçi/The Maid'', ''An Education/Aşk Dersi'', ''Çılgın Kalp/Crazy Heart'', tek gala olarak festival izleyicisine sunulacak olan Peter Jackson'ın son filmi ''Cennetimden Bakarken/The Lovely Bones'' ve ''Un Prophet/ Yeraltı Peygamberi'' yer alıyor.

Festivalin jürisi ise Gael Garcia Bernal'i uluslararası üne kavuşturan Oscar ödüllü ''Günah'' filminin prodüktörü Daniel Birman Ripstein, Sundance Film Festivali yöneticilerinden Caroline Libresco, NISIMASA'nın kurucusu Matthieu Darras, ''Buzdan Hayaller/Noi the Albino'' filmiyle tanınan ünlü İzlandalı yönetmen Dagur Kari ve Türkiye'nin önemli senarist/yönetmenlerinden Ümit Ünal'dan oluşuyor.


Etkinliğin biletleri ''www.mybilet.com'' internet sitesinden alınabilecek.
Biletler indirimli olarak İstanbul'da 29-31 Ocak tarihleri arasında, Ankara'da ise 12-14 Şubat tarihleri arasında satılacak. Normal fiyatından ise İstanbul'da 1 Şubat, Ankara'da 15 Şubat'ta satışa çıkarılacak.

Hafta içi gündüz seansları 'gnctrkcll'liler için 'bir bilet alana bir bilet bedava' olacak. Filmlerle ilgili ayrıntılı bilgi için: 2010.ifistanbul.com

NTVMSNBC

METROBÜS ZAMMI GERİ ALINDI

İstanbul Büyükşehir Belediyesi, yargının yürütmesini durdurduğu metrobüs zanmmını geri aldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, metrobüse yaptığı yüzde 30'luk zammı geri aldı. Metrobüste tam bilat fiyatı 2 liradan 1.5 liraya düşürüldü.

NTVMSNBC

ARÇELİK, ANADOLU EFES VE VESTEL 250 DEV ARASINDA

Dünyanın en büyük 250 tüketici ürünü şirketi sıralamasına 3 Türk şirketi Arçelik, Vestel ve Anadolu Efes de girdi. Arçelik listede 136’ncı, Vestel 195’inci, Anadolu Efes ise 245’inci sırada yer alırken ayrıca bu 3 şirket Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi’nde (EMEA) gelirlerini en hızlı artıran 4 şirket arasına girdi.

Deloitte’un her yıl halka açık şirket bilgilerine dayanarak tespit ettiği dünyanın en büyük 250 tüketici ürünü şirketi sıralamasına giren Anadolu Efes, “en hızlı büyüyen 50 şirket” listesinde 30’uncu sırada yer aldı.

Deloitte’tan yapılan açıklamada, 2008 mali yılı konsolide halka açık şirket bilgilerine dayanılarak hazırlanan “Tüketici Ürünleri Endüstrisinin Küresel Güçleri 2010” raporunun, dünyanın en büyük 250 tüketici ürünleri markasının pazar performansından hareketle pazardaki gelişmeleri ve tüketici eğilimlerindeki yeni yönelimleri yansıttığı vurgulandı.

Açıklamada, Arçelik’in 2008 yılı satışlarını bir önceki yıla göre yüzde 2.3 artırarak 5 milyar 265 milyon dolara, Vestel’in yüzde 1.4 artışla 3 milyar 647 milyon dolara ve Anadolu Efes’in yüzde 21.1 artışla 2 milyar 851 milyon dolara yükselttiği, bu 3 şirketin aynı zamanda EMEA sıralamasında gelirlerini en hızlı artıran 4 şirket arasında olduğu ifade edildi.

Deloitte’un raporunda 250 şirket arasında liste başına 118.3 milyar dolar cirosuyla Hewlett-Packard (HP) yerleşti. HP’yi 112.8 milyar dolar ciroyla Samsung, 101.8 milyar dolar ciroyla Nestle, 79 milyar dolarla Procter&Gamble ve 77.6 milyar dolarla Panasonic izliyor. 250 şirketin ilk 10’unu ağırlıklı olarak yiyecek-içecek ve elektronik ürünler pazarında faaliyet gösteren markalar oluşturdu.

VATAN

EN HIZLI SALYANGOZ: SEFERİHİSAR

Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer, uluslararası Sakin Şehir ağının Türkiye'deki ilk temsilcisi olmaktan mutluluk duyduklarını, ancak kriterleri tamamlama konusunda üstlendikleri sorumluluğun da bilincinde olduklarını ifade etti.

Kriterler kapsamında çok hareketli bir döneme gireceklerini belirten Soyer, ''İlçemiz kendi özelliklerini ön plana çıkararak ve koruyarak hızlı bir değişim içine giriyor. Bu nedenle biz kullanmaya hak kazandığımız Sakin Şehir logosu olan salyangoza, paten taktık. Logomuzu böyle değiştirdik'' dedi. Başlayan çalışmaların bir bölümünün tamamlandığını, bir bölümünün ise devam ettiğini anlatan Soyer, bu çalışmalardaki hedefin, Türkiye'deki 50 bin nüfusun altındaki yerel yönetimlere model yaratmak olduğunu dile getirdi.

Soyer, neler yapılacağı konusunda şu bilgileri verdi:
''Kasım ayı sonunda Cittaslow ağının 129. üyesi olan ilçemizde, güvenli ve düzenli trafik akışını sağlamak, araç trafiğini azaltmak kriterini yerine getirmek için ana caddemizde düzenlemeler yapılacak. Caddeyi belli saatlerde trafiğe kapatacağız. Tüm binaları boyayacak, çanak anten ve tabelaları sökerek, görüntü kirliliğini ortadan kaldıracağız. Evlerin balkonlarına ve pencerelerine sardunyalar yerleştirilecek. Sığacık Mahallesinde hafta sonları uygulanmaya başlayan trafik kısıtlaması hafta içi günlere de taşınacak. Trafiğe kapanan yerlerde ulaşım, bisikletlerle sağlanırken, Seferihisar- Sığacık arasında fayton seferleri konulacak. İlçede kullanılacak bisikletler güneş enerjisiyle çalışacak. Böylece yokuş çıkarken pedal çevirmek zorunda kalınmayacak. Yaşlılar, çocuklar ve kadınlar, çok rahat bir ulaşım aracına kavuşmuş olacak.''

Seferihisar Köy Pazarı'nın ardından Sığacık Kale İçi'nde kurulan pazarın, yerel üreticiyi desteklediğini, pazara halden mal girişine izin verilmediğini dile getiren Soyer, sadece köyde üretilen organik ürünlerin satılabildiğini, kadınların evlerinde ürettikleri el işleri ve yiyeceklerin de bu pazarda satışa sunulduğunu söyledi.
Naylon poşetin bu pazarda kesinlikle kullanılmadığını açıklayan Soyer, ''Bez çantalar, fileler ve kese kağıdı bu pazarın ambalaj ürünü olarak kullanılıyor'' diye konuştu.

NTVMSNBC

'PETER PAN' GENİ GENÇ TUTUYOR!

Leicester Üniversitesi’nden ve Londra King’s College’dan bilimadamları, kromozomları sonlandıran ‘telomer’ adlı maddeyi etkileyen böylece vücut saatini yavaşlatan bir gen keşfetti. Yeni keşfedilen gene ‘Peter Pen geni’ adı verildi.

Bilimadamları, yaşlanmayı, biri kişinin yaşına bağlı olan "kronolojik", diğeri hücrelerin yaşlanmasına bağlı "biyolojik" olmak üzere iki türe ayrıldığını belirledi.

Leicester Üniversitesi'nden Nilesh Samani, DNA'sında "telomer" adı verilen bileşenin uzunluğu veya kısalığına göre insanların ömrünün değiştiğini, birçok hücrede telomerlerin, hücreler bölündükçe ve yaşlandıkça kısaldığını, telomerlerin biyolojik yaşın bir göstergesi olarak kabul edilebileceğini açıkladı.

Samani, özel bir gen değişimine sahip kişilerde daha kısa telomerler bulunduğunu, yani biyolojik olarak daha yaşlı göründüklerini belirtti.

Gen değişiminin TERC adı verilen ve telomerlerin uzunluğunun korunmasında önemli rol oynayan genin yakınında bulunduğunu belirten bilim adamları, 500 binden fazla gen farklılığını inceledi.

Samani, kalp hastalıkları, bazı kanser türleri gibi yaşa bağlı hastalık riskinin kronolojik yaştan çok biyolojik yaşla bağlantılı olduğunu gösteren bazı kanıtlar bulunduğunu da ifade etti.

"Nature Genetics" dergisinde yayımlanan araştırmaya imza atanlardan Tim Spector da "Araştırmanın, bazı kişilerin genetik olarak daha çabuk yaşlanmaya programlandığını öne sürdüğünü" vurguladı. Araştırma, yaşa bağlı hastalıkların daha iyi anlaşılmasını sağlayabilir.

Birleşik Krallık'ta yayımlanan tıp dergisi BMJ'de yer alan bir araştırma da yaşından genç göstermenin, daha uzun bir ömrün işareti olabileceğini ortaya koymuştu.

NTVMSNBC