27 Ocak 2014 Pazartesi

YÜZ FELCİ TEDAVİSİNDE ÖNEMLİ ADIM!



Türk doktorları, yüz felci tedavisinde kortizon yerine oksitosin hormonu ve resveratrol adlı maddenin yan etkisi olmadan kullanılabileceğini saptadı.

Gaziosmanpaşa, Celal Bayar ve Ege üniversitelerinin iş birliğinde, 5 doktor tarafından yürütülen bilimsel çalışmada, yüz felci tedavisinde kortizon yerine oksitosin hormonu ve "resveratrol" adlı antioksidan maddenin, yan etkisi olmadan daha etkin şekilde kullanılabileceği tespit edildi.
Gaziosmanpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Oytun Erbaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Yüz felci geliştirilen deneysel sıçanlarda oksitosin ve resveratrolün tedavi etkinliğinin araştırılması" isimli çalışmalarıyla, 14 Kasım 2013'te, Uluslararası Otolojik Cerrahi Derneğinden kulak burun boğaz hastalıkları dalında Politzer ödülü kazandıklarını söyledi.
Yüz felcinde yeni tedavi yöntemleri bulmak için bu çalışmayı yaptıklarını kaydeden Erbaş, "Çalışmada ispatladığımız iki tedavi ajanı var. Bunlardan birisi, doğum sırasında salgılanan ve annelik hormonu olarak bilinen oksitosin, diğeri de gıdalarda özellikle renkli gıdaların çekirdeğinde, üzümde, kayısı çekirdeğinde bulunan resveratrol denilen maddeydi" diye konuştu.
Çalışmalarının yaklaşık 4 ay sürdüğünü ifade eden Erbaş, deney farelerinde "fasial yüz felci modeli" oluşturduklarını ve bu rahatsızlığı oksitosin ve resveratrolle tedavi ettiklerini belirtti.
Rutin tedavide kullanılan kortizonun bazı dezavantajları olduğunu savunan Erbaş, şunları kaydetti:
"Kortizon kullanan hastalarda vücutta tuz ve su tutmasına bağlı olarak hipertansiyon oluşuyor, aynı zamanda enfeksiyon riskini de artıyor. Onun için bazı hastalarda kortizon kullanımı sınırlanmaktadır. Bir de kortizon, hastalarda yüzde 100 olumlu yanıtlar vermemekteydi. Bizim ise tedavimizde kullandığımız oksitosin doğal bir madde. Yan etkileri hemen hemen hiç yokmuş gibi, resveratrol da doğal bir madde, gıdalarda bulunuyor. Çalışmamızda oksitosin ve resveratrolün kortizona göre yüz felcini daha hızlı iyileştirdiğini kanıtladık. Geliştirdiğimiz tedavinin üstünlüğü, hem tansiyonu yükseltmemesi hem de bağışıklık sistemini bozmadığı için hastanın enfeksiyon riskini artırmamasıdır."
Oksitosin hormonu hakkında bilgi veren Erbaş, özellikle doğum esnasında ve doğum sonrasında oksitosinin önemli rol oynadığını ifade ederek, "Doğum esnasında serviks ve uterusun gerilmesiyle çok miktarlarda salınır, rahim kaslarının kasılmasını uyarır ve doğumu kolaylaştırır. Doğumdan sonra ise meme başı uyarısıyla sütün salınımını sağlayarak emzirmeye yardımcı olur" diye konuştu.
"Deney hayvanları üzerinde yaptığımız çalışmalarda, oksitosin hormonunun Parkinson hastalığında oluşan sinir hücresi hasarını azalttığını, epilepsi nöbeti gelişmesini azaltıp durduğunu, endometriozis denilen kasık ağrısı ve kısırlıkla sonuçlanan kadın hastalığına iyi gelip çikolata kistlerini azalttığını gösterdik. Bu bulgularımız, uluslararası tıp dergilerinde yayınlandı. Oksitosin, son yıllarda birçok hastalıkta denenen bir ajandır. Oksitosin gelecekte de Parkinson, epilepsi, endometriozis, yüz felci gibi hastalıkların tedavisinde kullanılabilecek doğal bir tedavi ajanıdır."

0 yorum:

Yorum Gönder