8 Ocak 2014 Çarşamba

TÜRKİYE'NİN İLK YATILI MÜZESİ!



Türkiye'de bir ilk olma özelliği taşıyan müzede yatılı eğitim projesinde 3 yıl geride bırakılırken, binden fazla öğrenci bu süre içinde tarihle yatıp tarihle kalktı.
'Herkes Müzeye' projesi kapsamında Çorum Müzesi'nde 1 gece yatılı kalan öğrenciler, Hitit tarihini uzman eğitmenlerce verilen drama eşliğinde 3 bin 500 yıl önceki yaşamdan kesitlere âdeta tanıklık ediyor.

Uzman kişiler tarafından bilgilendirilen çocuklar, böylelikle binlerce yıl öncesine adeta tanıklık etmiş oluyor. Helenistik, Roma, Bizans dönemlerine ait sikkeler, seramikler, Hititlere ait vazolar, meyvelikler ve Osmanlı'ya ait silahların sergilendiği Çorum Müzesi'nde, içerideki eserlerden ziyade 3 yıl önce başlatılan proje dikkatleri çekiyor.
Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı'ndan hibe desteğiyle hazırlanan projeyle Türkiye'de ilk kez öğrenciler müzede yatılı kalarak tarihle iç içe zaman geçiriyor. Müzenin bir bölümünde oluşturulan yatakhane ve derslikler sayesinde öğrenciler, Hitit uygarlığı başta olmak üzere birçok sanatsal faaliyeti de uygulamalı olarak görmüş oluyor.
Müze Müdürü Dr. Önder İpek, 2011 yılında valilik ile ortak bir proje yaparak Çorum Müzesi Eğitim ve Uygulama Merkezi'nin faaliyete geçirildiğini ifade etti. Projedeki amaçlarını anlatan Aytaç, ‘'Bizim amacımız çocuklar, gençler ve yetişkinlere müze eğitimi vermek. Tabi Türkiye'de ilk olma özelliği taşıdığı için daha sonra bir yatılı eğitim fikri çıktı. Tabi bunun için de belirli bir bütçe olması lazım, biz de Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı'na proje sunduk ve kabul edildi. Biz de buraları yaptık. Gençlerimiz gündüz müzeyi geziyor uzmanlar yardımıyla, daha sonra da çeşitli dramalar, etkinlikler yapılıyor. Yatakhaneler Türkiye'de bir ilk. Gençlerimiz, müze ziyareti sırasında eğitim atölyesinde takı tasarımı, tablet yazma, çömlekçi çarkında kil ve çömlek yapma ve Hitit evinde Hititlerin günlük yaşamlarını anlattığımız uygulamalara katılıyor, Hitit döneminde tahılın nasıl öğütüldüğünü birebir uygulamalarla öğreniyor.‘' dedi.
Müzede bulunan Hitit evinde ise öğrencilere Hititler'in bir gününün anlatıldığına dikkat çeken Aytaç, o dönemde buğdayın nasıl öğütüldüğünün anlatıldığını, çeşitli faaliyetleri göstermeye çalıştıklarını kaydetti.
Çorum Müzesi uzmanlarından Hititolog Meral Yılmaz ise eğitim atölyesi çalışmalarında kreşlerde eğitim gören çocuklardan yetişkinlere kadar eğitim verildiğini aktardı. Eğitimler esnasında arkeolojik motiflerin yapıldığını dile getiren Yılmaz, ‘'Kızlar genelde takı tasarımına daha fazla ilgi gösteriyorlar. Bunda zaten Hititler'e ait motifler kullanılıyor. ‘'
Hititlerin diyarı olarak bilinen Çorum, 4 bin yıllık tarihi ile 8 medeniyete ev sahipliği yapan şehir olarak biliniyor. İç Anadolu'nun gelişen illerinden biri olan şehir leblebisi ile tanınıyor. Tarihi, Hititlere dayanan ilin müzesi de Topkapı Sarayı'nı andırırken, müzede toplam 15 bin 136 adet eser sergileniyor.
Ankara-Samsun yolunda levhalarla tarif edilen 'Çorum Müzesi'ni gördünüz mü' tabelaları vatandaşları müzeye yönlendiriliyor. 98 yıl önce hastane olarak planlanan ve 2003 yılında müze olarak kullanılmaya başlanan bina, yapısal olarak da tarihi bir yapıya sahip, arkeoloji salonunun yanı sıra müzede şehrin kültürünü anlatan leblebi ve kahvehane salonları ile de vatandaşları ağırlıyor. M.Ö. 6 binli yıllara dayanan eserler yine Çorum Müzesi'nde sergileniyor. Alacahöyük, Şapinuva, Boğazköy, Resuloğlu, Eskiyapar ören yerlerinde yapılan kazılarda elde edilen eserlerde bu sayı her yıl artıyor. Müzede Hitit, Eski tunç medeniyetlerine ait eserler sergileniyor.
Çorum'da 1834 yılından itibaren başlayan arkeolojik araştırmalar ve devamında yapılan kazı çalışmaları, Anadolu'da var olan toplumların yaşamlarına ışık tutmuş, bu toplumlardan Hititlerin büyük uygarlığına başkentlik yapmış Hattuşaş ve yanı başındaki Alacahöyük, Çorum'u dünyaya tanıtarak üne kavuşturdu.

0 yorum:

Yorum Gönder