1 Kasım 2010 Pazartesi

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİ KORUMAK İÇİN DEV ADIM

Birleşmiş Milletler Biyolojik Çeşitlilik Konferansı'nda canlı türlerinin yok olmasını önlemek amacıyla alınabilecek önlemler iki hafta boyunca tartışıldı ve sonunda 193 ülke temsilcisi uzlaşmaya vardı.

Gündem konusu "Biyolojik Çeşitlilik" olarak belirlenen konferansta, biyolojik çeşitliliğin azalmasının tüm dünyayı ve insanlığı nasıl etkileyeceği dünya kamuoyuna çeşitli örneklerle anlatılmaya çalışıldı.

Dünyadaki canlı türlerinin yok olmasını önlemek BM Binyıl Hedefleri arasında yer alıyor. Öyle ki, 2010 yılı "Biyolojik Çeşitlilik Yılı" olarak belirlenmişti.

Uluslararası Doğayı Koruma Birliği'nin (IUCN) verilerine göre, dünyada her sekiz kuş türünden biri, her beş bitkiden biri ve her dört memeli hayvan türünden biri yok olma tehdidiyle karşı karşıya. İşte böylesi ciddi tehditler karşısında, Nagoya’daki konferansın önceliği 2020 yılına kadar geçerli olacak bağlayıcı önlemler kararlaştırmaktı ve bu kez başarı sağlandı.

Nagoya'daki BM konferansı, Kopenhag'daki başarısız iklim konferansının teşkil ettiği kötü emsal nedeniyle umut verici bulunmuyordu. İklim konusunda aylardır yeni bir sözleşme belirleyemeyen devletlerin, canlı türlerinin yok olmasıyla nasıl mücadele edebileceği tartışma konusu olmuştu. Ancak beklenenin aksi gerçekleşti ve 193 devletin temsilcileri, 20 hedef üzerinde uzlaşı sağladı.

2020 yılına kadar belirlenen hedeflere göre, dünya genelindeki toprakların yüzde 17'si ve okyanusların yüzde 10'u koruma altına alınacak. Balıkçılığa kota getirilecek ve türü tükenen balıkların avlanması yasaklanacak. Verimli tarım arazilerinin kaybedilmesi önlenecek.

Konferansı yakından takip eden çevre örgütleri yetkilileri de, Japonya'dan çıkan karardan memnun. Doğal Hayatı Koruma Vakfı ( WWF) Başkanı Jim Leape, Nagoya Protokolü'nün tarihi bir sonuç olduğunu ifade etti. Leape, "Bu dünyanın biyolojik çeşitliliği ve bu yolla da kendi yaşam ilkelerini garanti almak için güçlü bir işaret" dedi.

DEUTSCHE WELLE TÜRKÇE

0 yorum:

Yorum Gönder