10 Mayıs 2010 Pazartesi

KANSER HASTALARINA MÜJDE

Konuya ilişkin basın mensuplarına bilgi veren Çerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Levent Kabasakal, bazı hastalardaki nöroendokrin tümörlerin tek tedavi yöntemi olan bu ilacın daha önce sadece yurt dışında uygulandığını belirterek, "Bu ilacı Türkiye’de üreten ilk hastane burası. Daha önce hastalar yurt dışına gidiyordu. Bu şekilde mali olarak kaybın yanı sıra, hastalar yabancı bir ülkede olmaları nedeniyle pek çok zorluklar yaşıyorlardı" diye konuştu.

AB’nin European Corporate Technoloji Fonu, TÜBİTAK ve üniversitenin araştırma fonunun katkısıyla konuya ilişkin Avusturya’da eğitim gören uzman eczacı Meltem Ocak’la birlikte bu konuda 3 yıl süren bir çalışma yaptıklarını vurgulayan Prof. Dr. Kabasakal, söz konusu ilacın, sadece kanserli hücreye giderek yapıştığını, kemoterapinin yan etkilerinden hiçbirini göstermediğini ve çok daha etkili olduğunu anlattı.

Prof. Dr. Kabasakal, patent problemi olduğu için bu ilacı üretip satan bir firma bulunmadığını, ilaç endüstrisi için bunun karlı bir yatırım alanı olmadığını, bu nedenle sadece hastanelerde laboratuvar ortamında üretilebildiğini dile getirdi.

Prof. Dr. Kabasakal, tedaviyi ilk kez Pazartesi günü, 50 yaşında ve 10 yıldır tiroid kanseri olan bir hastaya uyguladıklarını, sırada 12 hasta daha bulunduğunu ve tedavinin sigorta kapsamında olduğunu söyledi.

Ticari satışı olmayan ve "Lu-177 DOTA TATE" olarak adlandırılan radyonüklit ilaç, hastane ortamında üretiliyor. Dünyada bu ilacı üretebilen 6-7 merkez bulunuyor.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Ana Bilim Dalı ve Eczacılık Fakültesi Farmasötik Teknoloji Ana Bilim Dalı’nın işbirliğiyle üretilen ilaç, başlıca nöroendokrin kanserlerden mide, barsak, pankreas ve akciğer sistemlerinde görülen kanserlere uygulanabiliyor.

ŞİŞLİ GAZETESİ

0 yorum:

Yorum Gönder