Kocaeli’nde Türkiye ’de sanayi bölgesi olarak bilinen ve
yıllardır ‘kirli’ olduğu belirtilen Körfez’in altındaki canlı yaşamı ile ilgili
ilk kez bir sergi açıldı. Sergide Körfez’de ilk kez görülen bir deniztavşanının
fotoğrafı da yer aldı.
İzmit Değirmendere’de yaşayan emekli askerler Rıza Taşkın ve
İlker Acar, yıllardır hobi olarak çektikleri sualtı fotoğraflarını Ford Otosan
Gölcük Kültür ve Sosyal Yaşam Merkezi ’nde sergiledi. Aynı zamanda Değirmendere
Sualtı Topluluğu’nda (DESSAT) dalış eğitmeni olarak çalışan Taşkın ve Acar’ın
çektiği 26 fotoğraf Körfez’deki sualtı canlılığı hakkında da fikir veriyor.
Fotoğrafların tamamı İzmit Değirmendere’de çekildi. Acar’a göre bu serginin en
büyük amacı, Değirmendere’de sualtındaki yaşamı göstermek. Suyun bir yaşam
kaynağı olduğunu hatırlatan Acar, “Burası sanayi bölgesi. Herkes ‘Su çok kirli’
diyor. Suda yaşam olur mu olmaz mı diye düşünüyorlar. Bunu anlatmak için sergi
yaptık. Eğitimlerden fırsat bulup çektiğimiz fotoğraflardan oluşuyor.
Değirmendere’nin sualtı yaşamına ilişkin daha önce böyle bir sergi yoktu” dedi.
Sergide farklı deniz canlısı türleri yer alıyor. Ancak en
ilginç olanı deniztavşanı. Çünkü deniztavşanı bugüne kadar Körfez’de hiç
görülmemiş. İlk kez Değirmendere’de çekilen bir deniztavşanı da sergide yerini
aldı. Nesli tehlike altındaki denizatları ise sergide en beğenilen deniz
canlıları arasındaydı. Çünkü Ege’de ve Akdeniz’de neredeyse tükenme noktasına gelen
denizatlarına özellikle bu mevsimde Körfez’de sık rastlanıyor. Acar, tek bir
dalışta 20-30 denizatı görmenin mümkün olduğunu söylüyor.
Sergide açıklama yapan Rıza Taşkın ise “Denizlerimizi
koruyamazsak ileride büyük sıkıntılarla karşılaşırız” diyerek şunları söyledi:
“Onun için doğal kaynaklarımıza elimizden geldiğince sahip
çıkmalıyız. Yoksa bu fotoğraflar bir nostalji olarak kalacaktır. Üç tarafı
denizlerle çevrili olan bir ülkede denizlerin korunmasıyla ilgili
olumsuzlukları ve sorumluluğu o denize kıyısı olan diğer ülkelere de mal etmek
mümkün. Ancak başta Marmara bizim kendi iç denizimizdir. Yani bu deniz Marmara
Bölgesi’nde yaşayan bütün herkesin sorumluluğu altındadır. Bizler de
sorumluluğumuz altında olan başta İzmit Körfezi’ne sahip çıkmalıyız.”
Taşkın’a göre, 1970’li yıllarda 66 türün yaşadığı Marmara
Denizi’nde şu anda sadece 36 tür bulunuyor.
0 yorum:
Yorum Gönder