Dejeneretif sinir sistemi hastalıklarında beyin dokusunun
ölümünü engelleyen ilk kimyasal bileşimin keşfi, Alzheimer, Parkinson ve
Huntington hastalıklarının tedavisi açısından tıp dünyasında heyecan yarattı.
Hastaların tedavi amacıyla alabileceği bir ilacın
geliştirilmesi için daha fazla araştırma yapılması gerekiyor.
Fakat bilim insanları, geliştirilecek bu ilacın Azheimer,
Parkinson, Huntington ve benzeri hastalıkların tedavisinde kullanılabileceğini
belirtiyor.
İngiltere'deki Leicester Üniversitesi'nde fareler üzerinde
yapılan deneylerde, beyni süngere çeviren ''prion hastalıklara'' bağlı beyin
hücresi ölümlerinin engellenebileceği görüldü.
Deneyler, beyin hücrelerinin kendi doğal savunma
mekanizmaları üzerinde yoğunlaştı.
Prion hastalıklara yol açan virüs, beyin hücresini ele
geçirdiğinde viral proteinlerin birikmesine neden oluyor. Buna tepki olarak
hücreler de virüsün yayılmasını engellemek için protein üretimine son veriyor.
Fakat birçok dejeneretif sinir sistemi hastalığı, hatalı
protein üretimi içeriyor. Bunların da benzer savunma mekanizmalarını harekete
geçirmesi ciddi sonuçlar doğuruyor.
Hatalı proteinler kalıcılaşıp beyin hücreleri protein
üretimini durdurunca kendileri açlıktan ölüyor.
Bu süreç beyinde bütün nöronlarda tekrarlanınca hareket ya
da hafıza kaybı, hatta ölümle sonuçlanan tahribatlara yol açıyor.
Bu süreci durduracak bir yöntem birçok dejeneretif sinir
sistemi hastalığının tedavisinde kullanılabilir.
Araştırmacıların kullandığı kimyasal bileşim bu savunma
mekanizmasının devreye girmesini ve dejenerasyonu engelliyor.
Science Translational Medicine dergisinde yayımlanan
araştırma, beyni süngere dönüştüren prion hastalıklara sahip olan farelerde
ciddi hafıza ve hareket kaybı görüldüğünü ve 12 haftada öldüklerini ortaya
koydu.
Fakat bu kimyasal bileşimin verildiği farelerde beyin
dokusunda hiçbir kayıp görülmedi.
Araştırmayı yürüten Profesör Giovanna Mallucci, bileşimin
sinir sisteminde dejenerasyonu tümüyle engellediğini söyledi.
Mallucci, bunun insan üzerinde kullanılamayacak bir kimyasal
bileşim olduğunu, fakat ilk kez yıkımın durdurulmasının mümkün olduğunu
gösterdiği için önemli bir başlangıcı ifade ettiğini belirtti.
Profesör, bundan sonraki adımın insanların kullanabileceği
bir ilaç geliştirme üzerinde yoğunlaşacağını vurguladı.
0 yorum:
Yorum Gönder