BORO'LARIN EMANETİ RAHMİ M. KOÇ MÜZESİ'NDE

'Kısmet' yelkenlisi Boro ailesi tarafından Sadun Boro'nun 'Türkiye'de güvenle emanet edebileceğim ikinci bir yer yoktur' dediği Rahmi M. Koç Müzesi'nde sergilenmeye başlandı.

“Ben de dünya turu yaptım ama onların koşullarıyla mukayese dahi edilemez” diyen Rahmi Koç, Boro ailesine Kısmet’in önünde müzenin atölyesinde yapılan armağanı sundu.
Devir teslim törenine eşi, ikinci kaptanı Oda Boro, kızı Deniz, damadı Haşim, iki torunu Dilara, Suyla Polat ve denizci dostlarıyla birlikte katılan Sadun Boro, “Kısmet benim 45 yıllık evim, kabuğumdu, kendi ellerimle bakardım. Ondan ayrılırken çok zorlandım. Ama yaş 80’i geçti. Kısmet gibi bende eskisi gibi değilim. Artık onu elimle boyayacak, bakacak gücüm yok. Bu durumda Rahmi Beyin şansı açıldı.” diyerek onu hissiyatına tercüman olan Rahmi Koç kaptanın müzesine, dünya turunu o devrin imkanlarıyla günü gününe Hürriyet’ten duyuran gazeteci dostu Necati Zincirkıran’ın teşvikiyle emanet ettiğini açıkladı. Sadun Boro; “Arzum  Kısmet’in imkan bulunursa ilerde rutubetten uzak, kapalı bir yerde korunmasıdır. Kısmet  ile yaptığım yolculuklar birçok kişiye örnek oldu. Onlar denizi ve denizciliği seçti. Şimdi Kısmet yeni kuşaklara denizciliği sevdirmeye müzede devam edecek. Bu da benim için en büyük mutluluk” dedi.
Rahmi Koç ise, ne kadar uzun zamandır Boro'ları ikna etmeye çalıştığını anlattığı konuşmasında;. ”Kısmet’in müzemize olan katkısı paha biçilmez. Kendisine gereken bütün teminatları verdik. Kısmet arzu ettikleri gibi korunacak.” dedi. Sadun Boro’nun öncülüğünün konuşulduğunu gecede Rahmi Koç; “Tekne ne kadar basit ve sade ise o kadar az arıza olur, ondan aldığım derstir.” derken üç sene “Mardin” adlı tekneyle dünyayı gezen Boro'ların yakın dostu Hakan Öge de; “Bizim camianın kahramanıdır, onun izinden gitmeye çalışırız.” diyerek uzak denizleri merak etmeyi, denizi sevmeyi onlardan öğrendiklerini anlattı.
Türk denizciliğinin duayen ismi Sadun Boro’nun 1965 yılında Türk denizcilik tarihinde bir ilki başararak 2 yıl 10 ay içerisinde tamamladığı dünya turunda kendisine eşlik eden 10 buçuk metrelik yelkenlisi ‘Kısmet’ Rahmi M. Koç Müzesi’nde bugünden itibaren sergilenmeye başladı.
Sadun Boro’nun 22 Ağustos 1965 tarihinde koyulduğu yolculuğunda durakları; İstanbul, Cebelitarık, Kanarya Adaları, Barbados, Karayip Adaları, Panama Kanalı, Galapagos Adaları, Markiz Adaları, Tuamotu Adaları, Tahiti ve Rüzgâraltı Adaları, Tonga Adaları, Fiji Adaları, Yeni Hebrid Adaları, Yeni Gine Adası, Torres Boğazı, Timor Adası, Endonezya, Singapur, Bengal Koyu, Seylan Adası, Arap Denizi, Kızıldeniz, İsrail ve İstanbul oldu.
Boro ve eşi Oda’nın iki kişi olarak başladıkları yolculukları, dünya turu sırasında dünyaya gelen kızları Kısmet Deniz ve Kanarya Adaları’nda aralarına katılan kedileri Miço ile birlikte 3.5 kişi olarak tamamlandı.
Boro'lar, 1977’de ‘Kısmet’ ile kızlarını da yanlarına alarak 2 yıl 3 ay süren ikinci dünya seyahatlerine çıktı. Bu seyahatlerini, “Pupa Yelken; Kısmet’in Dünya Seyahati” ve “Yeni Dünya’ya Fora Yelken: Kısmet’in Atlantik ve Amerika Seyahati” adlarıyla kitaplaştırdılar.
Denizlere alışkın olan Kısmet’in, Rahmi M. Koç Müzesi’ne yolculuğu şöyle gerçekleşti; Kısmet, 2010 yılında Bodrum’dan kara yoluyla RMK Marine Tersanesi’ne getirildi. Sadun Boro’nun kişisel eşyaları ile dolu olan 45 yıllık evinden ilk önce Sadun Boro’nun önderliğinde eşyaları çıkartıldı. Kısmet’in deniz aşıklarıyla buluşmasına hazırlık için RMK Marine Tersanesi'nde bakıma girmesi sağlandı. Rutin bakımlarından farklı olan bu bakım Kısmet'in denizde seyir yerine müzede sergilenmesine yönelik yapılmış ve zehirli boya sürülmemiştir.  Bu bakımın amacı Kısmet'i yenilemek değil 1960’lı yıllardaki orijinal haline dönüştürmek ve meraklılarını ilk günkü haliyle karşılaması sağlamak olmuştur.
CUMHURİYET