2 Nisan 2012 Pazartesi

"DÜNYA SAATİ" REKOR KIRDI

WWF’nin bu yıl altıncısını gerçekleştirdiği Dünya Saati, gezegenimizin karşı karşıya olduğu çevre sorunlarına dikkat çekmeyi amaçlarken, ulaştığı herkesi çözümün bir parçası olmaya davet ediyor.


Ülkemizde WWF-Türkiye tarafından yürütülen Dünya Saati’ne Ali Sürmeli, Ayhan Sicimoğlu, Janset, Bahar Korçan, Burhan Öçal, Memet Ali Alabora, Banu Güven, Erol Albayrak, Doğa İçin Çal, Burhan Şeşen, Balçiçek Pamir, Taner Öngür, Çağatay Ulusoy, Mehmet Turgut, Fazıl Say, Ekin Türkmen & Murat Dalkılıç, Bedük, Keremcem, Altan Erkekli gibi sanat, tiyatro, moda, müzik dünyasının önemli isimlerinin yanı sıra karikatürist Yiğit Özgür ve sihirbaz Kubilay Tuncer destek verdi. Ünlülerin Dünya Saati mesajları 31 Mart akşamı saat 20:30-21:30 arasında sadece karanlıkta çalışan internet sitesinde paylaşıldı.

Avustralya’dan Güney Amerika’ya kadar yüzlerce ülkenin destek verdiği Dünya Saati bu yıl yeni bir rekor kırdı. 150 ülkeden ve 6 binden fazla şehirden yaklaşık iki milyar insan, sembolik olarak ışıklarını bir saatliğine kapatarak gezegenimizin geleceği için güçlerini birleştirdi. Türkiye’den 360’ın üzerinde kurum ve 20 bini aşkın birey gezegenimize olan bağlılıklarını göstermek için ışıklarını kapattı. İstanbul’dan Erzincan’a, Sinop’tan Hatay’a kadar Türkiye’nin dört bir yanından yaklaşık 30 şehir ve belediye Dünya Saati’ne destek verdi. Kampanyanın Asya’dan Avrupa kıtasına geçişinin sembolü olan Boğaz köprülerinin yanı sıra Galata Kulesi, Ayasofya Müzesi, Beylerbeyi Sarayı, Küçüksu Kasrı, Dolmabahçe Sarayı ve Saat Kulesi ilk defa bu yıl ışıklarını bir saatliğine kapatarak Dünya Saati’nin sembolik yapıları arasında yerini aldı. Ankara Opera Binası ve Kastamonu Kalesi geçen yıl olduğu gibi kampanyayı destekledi.

WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak “Yeryüzündeki insanların dörtte üçünden fazlası ekolojik borçlu durumda ve ulusal tüketimleri ülkelerinin biyolojik kapasitesini aşıyor. Bir başka deyişle, çoğumuz mevcut yaşam biçimlerimizi ve ekonomik büyümemizi dünyanın başka bölgelerindeki ekolojik sermayeyi kullanarak destekliyoruz. Yine de ekolojik likidite krizini geri çevirme olanağına sahibiz. Geri dönüşsüz bir ekolojik krizin üzerimize çökmesini önlemek için henüz çok geç değil. Daha sürdürülebilir bir yola girmek için yaşam biçimlerimizi ve ekonomilerimizi hangi kilit alanlarda dönüştürmemiz gerektiği konularında birçok alanda mutabakata varılmış ancak eyleme geçilmemiş durumda. Bu küresel sorunun çözümü için bireylerin farkındalığı, kurumların duyarlılığı ve hükümetlerin kararlılığıyla hareket edilmelidir,” dedi.

0 yorum:

Yorum Gönder