9 Eylül 2013 Pazartesi

CİLT KANSERİNE KARŞI, VAN GÖLÜ ÖNERİSİ



Dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü suyunun cilt üzerindeki olumlu etkisi yıllardır konuşuluyor. YYÜ Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ömer Çalka, Van Gölü suyunun tuzlu ve sodalı olduğuna dikkat çekerek, bu özelliğinden dolayı cildin ölü hücrelerinin soyulmasına katkı sağladığını söyledi.

Prof. Dr. Çalka, Van Gölü'nde mineral oranı çok yüksek. Ayrıca göl suyunda soda dediğimiz materyaller var. Deri normal şartlarda ölü hücreleri atarak kendini yeniler. Ancak eğer bu ölü hücreler dökülmezse üst üste geliyor. Deride nasırlaşma ve sertleşmeye yol açıyor. Bu tür ölü hücrelerin tahriş olup güneşe maruz kalması cilt kanserine neden oluyor. Ancak Van Gölü'ne düzenli olarak giren insanlarda bu ölü hücreler birbirinden ayrışıyor. Cilt kanserine yakalanma riski taşıyan hücre topluluğu ciltten uzaklaşıyor diye konuştu.
 Kendilerine başvuran cilt kanseri hastalara ilaç dışında Van Gölü'ne girmelerini de tavsiye ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Ömer Çalka, daha sonraki gözlemlerinde hastaların durumunun iyiye gittiğini gördüklerini söyledi. Prof. Dr. Çalka, Van Gölü'ne girenlerin vücudundaki ölü hücre katmanları soyulduğundan cilt daha yumuşak daha açık renkli ve daha pürüzsüz oluyor dedi.
Van Gölü suyu ve güneşin iyi değerlendirilmesi halinde cilt kanseri ve hastalıkları açısından olumlu sonuçlar elde edildiğini anlatan Prof. Çalka, güneş ışınlarının dik geldiği 11.00 ile 15.00 saatleri arasında göle girilmemesi uyarısında da bulundu.

0 yorum:

Yorum Gönder